Orta Afrika Cumhuriyeti neden bölünüyor? - BalkayaTV

Orta Afrika Cumhuriyeti neden bölünüyor?

Orta Afrika Cumhuriyeti’nin kuzeyinde eski Cumhurbaşkanı ve Seleka Koalisyonu lideri Michel Djotodia başkanlığında “bağımsız bir devletin” ilan edildiği bildirildi. Müslümanların bağımsızlık ilanında “Orta Afrika’da bir arada yaşama imkanının kalmaması” gerekçe gösterildi.

Seleka Koalisyonu’nun 1. Başkan Yardımcısı Nureddin Adem, yayınladığı yazılı açıklamada, “Orta Afrika’nın kuzey doğusunda Orta Afrika Cumhuriyeti’nden ayrı, eski Cumhurbaşkanı ve Seleka lideri Michel Djotodia başkanlığında Bangui’den 800 kilometre uzaklıktaki Vakaga bölgesinde başkenti Birao olan bağımsız bir devlet kuruldu. Özgür ve bağımsız devletimize bağlı geçici hükümet te teşkil edildi” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, 12 bakanın, Djotodia başkanlığında geçici hükümeti kuracağı ve Seleka Koalisyonu’nun 1’inci Başkan Yardımcısı Nureddin Adem’in Milli Savunma ve Ulusal Güvenlikten sorumlu Devlet Bakanlığı görevine getirildiği kaydedilerek, “Planlanmış soykırım, yıkım, Müslümanların Hristiyan milislerce rehin alınması, camilere, evlere ve diğer mülklere saldırı, Anti-Balaka militanlarının kabirleri ve mushafların kutsallığını çiğnemesi, bu ayrılığın sebepleri arasındadır” ifadesine yer verildi.

Orta Afrikalı Müslümanlar adına yapılan bağımsızlık ilanında “El-Kaide ya da Irak ve Şam İslam Devleti gibi teokratik bir devlet amacı olmadığı, Etnik ve dinsel terörizme karşı olunduğu, bağımsızlığın en önemli amacının yüzbinlerce Müslümanın varoluş mücadelesinde etnik temizlikten korunmak ve can, mal güvenliği sağlamak olduğu”nun altı çizildi.

Çad ve Sudan ile sınırında yer alan Vakaga bölgesinde Birao kentinin yanısıra Ouanda Djalle, Oundja kentleri bulunuyor. 

Orta Afrika’yı bölünmeye götüren süreç  

2003 yılında François Bozize tarafından yapılan askeri darbenin hemen akabinde “Birlik için Demokratik Güçler” olarak bilinen silahlı milisler Djotodia’nın önderliğinde hükümete karşı mücadele başlatmış ve ülke 2004-2007 yılları arasında yoğun çatışmalara sahne olmuştu. Taraflar arasında Gabon’da gerçekleşen anlaşma ile ateşkes ilan edilmiş, 2007-2011 yılları arasında ülkede çatışma yaşanmamıştı. Ancak 2011’in son aylarında çatışmalar tekrar başlamış ve Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yeni bir siyasi kriz ortamı oluşmuştu. 

Ülkenin şimdiki siyasi yapısının şekillenmesinde önemli rol oynamış, 2003-2013 yılları arasında devlet başkanlığı görevini yürüten François Bozize iktidarının yoğun yolsuzluk ve baskılarına karşı oluşan Seleka Koalisyonu, ülkenin kuzey kesimlerindeki beş farklı silahlı hareketin bir araya gelmesinden oluşmaktaydı. Ülkenin kırsal bölgelerinde oluşan bu silahlı hareket, 2011’de bazı şehirlerin kontrolünü ele geçirdikten sonra başkent Bangui’ya kadar gelerek Mart 2013’te yönetimi de- virmiştir. Bu gruplar Eylül 2012’de Seleka ismiyle bir koalisyon oluşturmuştu.

Büyük çoğunluğu Müslümanlardan oluşan Seleka Koalisyonu 2003 yılında darbe ile iş başına gelen François Bozize yönetimini devirerek bir geçiş hükümeti kurmuştu. Devlet başkanlığı görevine Seleka komutanlarından, daha önce Sudan’da diplomatik görev yapmış Michel Dijotodia getirilmiş ve ülkenin 18 ay içinde seçime götürülmesi istenmişti.

Dijotodia ülkedeki ilk Müslüman devlet başkanıyken varılan anlaşma gereği Djotodia ve Seleka üyelerinin ülkede yönetimi belirleyecek seçimlerde aday olmaması kararlaştırılmıştı. Djotodia’nın göreve başlamasıyla ülkede Hristiyan ve Müslümanlardan oluşan yeni hükümet iş başına gelmişti. Başbakanlığa Hristiyan Nicolas Tiangaye getirilmişti.

Devlet Başkanı Djotodia, Eylül 2013’te Seleka Koalisyonu’nun tasfiye edildiğini duyurmuştu.

 Seleka’nın koltuğundan ettiği François Bozize ülkeyi terk ederek önce Kamerun sonrasında ise Benin’e sığınmış, kısa sürede taraftarlarını bir araya toplayarak Anti-Balaka ismi verilen çeteler kurmuştu. Anti-Balaka ülkedeki Müslüman 2013 Aralığından bu yana azınlığa karşı sistematik soykırım uygulamış, kısa sürede binlerce Müslüman saldırılarda hayatını kaybetmişti.

Ülkeye 2014 başında müdahale eden Fransa’nın sadece Müslümanları silahsızlandırması ise Anti-Balaka milislerinin şiddet eylemlerinin artmasına neden olmuş, Orta Afrika’daki insani kriz daha da büyümüştü. 

2 milyon 200 bin sivilin yardıma ihtiyaç duyduğu belirlenmiş, 785 bin kişi evini terk etmek zorunda kalmıştı. 

Ülkedeki krize çözüm bulmak amacıyla 23 Temmuz’da Kongo’nun başkenti Brazzaville’de taraflar arasında barış forumu düzenlenmiş ancak toplantı sonuçsuz kalmıştı.

 Djotodia, uluslararası ve bölgesel baskıların artması üzerine istifa etmiş, yerini Bangui Belediye Başkanı Catherine Samba-Panza almıştı.  Ülkenin geçici Cumhurbaşkanı Samba-Panza, 5 Ağustos’da Başbakan Andre Nzapayeke’nin istifası üzerine eski Cumhurbaşkanı ve Seleka lideri Michel Djotodia’nın kabinesinde görev yapmış danışmanı Müslüman Muhammed Kamoun’u hükümeti kurmakla görevlendirmişti. 

Can güvenliği için bağımsızlık

Orta Afrika Cumhuriyeti’nin eski bakanlarından ve Seleka milislerinin lideri olarak bilinen Abakar Sabonea, daha önce yaptığı açıklamada, barışın tesis edilememesi durumunda ülkenin kuzeyindeki Müslümanların can güvenliği için tek çözümün “bağımsızlık” olacağını belirtmişti.

4 milyon 500 bin nüfuslu Orta Afrika Cumhuriyeti’nin yüzde 50’sini Hristiyanlar oluştururken yüzde 40’ını Animistler, yüzde 10’unu ise Müslüman azınlık teşkil ediyor. Yaklaşık 450 bin Müslüman yoğunlukla ülkenin kuzeyindeki merkezi Birao kenti olan Vakaga ilinde yaşıyor.

Ülkenin farklı kentlerine dağılmış Müslümanlar da Anti-Balaka saldırılarından sonra Vakaga’ya göç etmeye başlamıştı.

Kaynak: AA

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir